Değerli Türk Edebiyatı Hocası Fahir İz’i Kaybettik
Engin Sezer*
Sayı 15: Bahar 2004

Uzun yıllar gerek Türkiye’de, gerek yurt dışında, Türk edebiyatı alanındaki çalışmalara hem araştırmacı hem de eğitimci olarak önemli katkılarda bulunan Prof. Dr. Fahir İz, 5 Temmuz 2004’te aramızdan ayrıldı.

Öğrencisi ve meslektaşı Prof. Dr. Günay Kut’un Fahir İz Armağanı I’de yayımlanan “Fahir İz, Hayatı ve Eserleri” başlıklı yazısında belirttiği gibi, 30 Nisan 1911’de İstanbul’da dünyaya gelen Fahir İz, gerek ana gerekse baba tarafından Osmanlı ilmiye sınıfına bağlı ailelerden gelmekteydi. Babası İsmail Abdülhalim Efendi (1862-1925), çeşitli kadılıklarda bulunduktan sonra, Birinci Dünya Savaşı sonrasında Ankara’da bir avukatlık bürosu kurmuş, daha sonra Millî Hükûmet döneminde de çeşitli adalet memurluklarında görev almıştır. 1925 yılında öldüğünde, Diyanet İşleri Reisliği Danışma Kurulu’nda çalışmaktaydı. Büyük ağabeyi Mahir İz, Ankara Sultanisi’nde Türkçe ve Arapça öğretmenliği yapmış, bir ara yeni kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde zabıt kâtipliğinde bulunmuş, Kurtuluş Savaşı yıllarındaki anılarını daha sonra 1975’te Yılların İz’i başlığıyla kitap hâlinde yayımlamıştı.

Fahir İz, İstanbul’da İtalyan ve Fransız okullarında başladığı orta ve lise eğitimini Galatasaray Lisesi’nde (1933), yüksek öğrenimini de Edebiyat Fakültesi’nde (1938) tamamladı. Bu dönemde Fuat Köprülü ve Reşit Rahmeti Arat’ın öğrencisi olan Fahir İz, yabancı dil öğrenmede üstün bir yeteneğe sahipti. İtalyanca ve Fransızcanın yanı sıra ileri düzeyde İngilizce de öğrenmiş, üniversite yıllarında kimi hocaları için çeviriler yapmıştı.

1941 yılında doçent olan İz, 1943-48 yılları arasında Londra Üniversitesi’nin Doğu ve Afrika Araştırmaları Okulu’nda (SOAS) görev yapmış, arkasından H.A.R. Gibb tarafından yapılan bir davet üzerine bir yıllığına Oxford Üniversitesi’nde ders vermiş ve aynı yıl, daha sonra Raife İz adını alan Dorothy Rowley ile evlenmiştir. Fahir İz 1950-54 yılları arasında tekrar SOAS’ta çalışmış, 1954 yılında İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne profesör olarak tayin edilmişti.

Prof. Günay Kut’un verdiği bilgilere göre, Türkiye’ye bu dönüşün ardından 1954-56 yılları arasında, daha sonra Eski Türk Edebiyatında Nesir (1964) ve Eski Türk Edebiyatında Nazım (1966-67) adlarıyla yayımlanacak olan antoloji çalışmalarına başladı.

Batı’daki pek çok ünlü yüksek eğitim kurumu, Fahir İz’in, Türk edebiyat ve kültürü konusunda yetkili bir uzman olmasının yanı sıra, saygın bir öğretim üyesinden beklenen bilimsel tavır, bireysel olgunluk ve üstün ifade gücü ile bütün bunların oluşturduğu akademik karizmayı değerlendirmekte gecikmedi. 1961’de Tübingen Üniversitesi, 1961-62’de Columbia Üniversitesi, 1965-67’de Toronto Üniversitesi, 1968-69’da Montreal Üniversitesi Fahir İz’e konuk profesör olarak kapılarını açtılar.

Öğrencisi ve meslektaşı Prof. Dr. Günay Kut, Fahir İz’in, öğrencileri ve meslektaşları arasındaki lâkabının “Evliya Çelebi” olduğunu yazar. Gerçekten de Fahir İz’in eğitiminde ve akademik kariyerinde genç yaşından başlamak üzere bu gezginliğinin belirleyici bir yeri vardır. Her seyahatinde uluslararası düzeyde bir eğitim kurumunda ya öğrenci ya da öğretim üyesi ve araştırmacı olarak çalışmış, Türkoloji alanını hemen her yanı ile önemli Batı kurumlarında tanıtmış, sevdirmiştir. Günay Kut ve Gönül Alpay Tekin’in ortaklaşa hazırladığı ve 1990 yılında Harvard Üniversitesi Türklük Bilgisi Araştırmaları dergisinin yayımladığı Fahir İz Armağanı’nda yaşamını anlatan Fahir İz, hemen her paragrafta bir seyahatinden söz eder (“Fahir İz Anlatıyor”).

1971’de İstanbul Üniversitesi’nden emekli olan “Evliya Çelebi”, bu kez Chicago Üniversitesi’nden aldığı davet üzerine 1977 yılına kadar Türk edebiyatı dersleri verdi. Aynı yıl Türkiye’ye dönen İz, Boğaziçi Üniversitesi’nin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün kuruluş çalışmalarını başlatmıştı. 1986 yılında emekli olan Prof. İz, akademik çalışmalarını sürdürdü.

Fahir İz, 1950’lerden başlamak üzere, Encyclopaedia of Islam, Cassel’s Encyclopaedia of World Literature gibi çeşitli saygın ansiklopedilerin yanı sıra pek çok yerli bilimsel dergide de makaler yayımladı.

Fahir İz, eğitim ve çalışma yönünden, hem Osmanlı hem de Cumhuriyet dönemine hakkıyla ve başarıyla uyum sağlamış bir ailenin çocuğudur. Bunun kendisine kazandırdığı özgüven, rahatlık ve bunların getirdiği karizma, kendisinin Türkiye’de ve yurt dışında her zaman sevilen, sayılan, takdir edilen ve aranan bir akademisyen ve yüksek eğitimci olmasına katkıda bulunmuştur.

Günay Kut, Fahir İz’in edebiyat konularına çok geniş bir pencereden baktığına, edebiyatı kültür tarihi ile birlikte ele aldığına işaret eder. Hoca’nın dünya çapında sevilen, takdir edilen bir akademisyen olmasında bunun da payı büyüktür.

Fahir İz'i sevgiyle, saygıyla anıyoruz.

*Engin Sezer, Türk Edebiyatı Bölümü öğretim üyesidir.

esezer@bilkent.edu.tr