KİTAP
Dilbilim-Göstergebilim Hattında Bir Yol Haritası: XX. Yüzyılda Dilbilim ve Göstergebilim Kuramları
Sayı 7: Güz 2001 
Dilbilim ve göstergebilim kuramlarını öğrenmeyi isteyen bir okur için en büyük güçlüklerden biri nereden başlayacağını bilememek olsa gerek. Bu kuramlardan herhangi birini öğrenmeye başlayanlar içinse ikinci bir sorun doğacaktır: 20. yüzyılın başlarından bugüne dek birçok kuramın yaratıldığı ve eklemelerle derinleştiği bu alanlarda, söz konusu kuramın diğerleri ile ilişkisini görebilmek. Oldukça geniş olan bu alanlardaki yapıtların çokluğuna rağmen dilimize çevrilenlerin çok az sayıda oluşu, bu konulardaki gelişmeleri izlemeyi de güçleştiriyor.

Boğaziçi Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak çalışan Mehmet Rifat, 1970’li yıllarda Algirdas Julien Greimas ve Roland Barthes’la doktora sonrası çalışmalar yapmış. Bu kişilerin kendisi üzerinde çok etkisi bulunduğunu belirten Rifat’ın göstergebilimle ilgili çok sayıda çeviri ve telif yapıtı bulunuyor. Göstergebilim dışındaki alanlarda da çeşitli çevirileri bulunan Rifat’ın, eşi Sema Rifat’la birlikte birçok değerli yapıtı Fransızcadan Türkçeye çevirdiği biliniyor. Göstergebilim konusundaki yapıtları ile Türk okuyucusunun kuramsal ufkunun genişlemesine katkıda bulunan yazar XX. Yüzyılda Dilbilim ve Göstergebilim Kuramları (Om Yayınları, 2000) adlı iki ciltlik yapıtıyla da bu işlevini sürdürüyor.

Yapıtın gözden geçirilmiş ikinci baskısının birinci cildi, Tarihçe ve Eleştirel Düşünceler adını taşıyor. Yapıtın bu cildinde iki ana bölüm bulunuyor: “Dilbilim Kuramları” ve “Göstergebilim Kuramları”. Dilbilim kuramları, on üç başlık altında inceleniyor: Ferdinand de Saussure, Cenevre Dilbilim Okulu ve Antoine Meillet; Prag Dilbilim Çevresi; Roman Jacobson; Kopenhag Dilbilim Çevresi; Amerikan Yapısalcılığı; André Martinet ve İşlevsel Dilbilim; Noam Chomsky ve Üretici-Dönüşümsel Dilbilgisi; Otto Jespersen; Gustave Guillaume; Lucien Tesnière; Èmile Benveniste; Bernard Pottier; Dilbilim Dalları, Uygulama Alanları ve Dilbilimde Yeni Yönelişler. Mehmet Rifat, kitabın ilk yedi bölümünde söz edilen kuramın, kuramcının ya da çevrenin genel bir değerlendirmesini yapıyor. Bunu, ayrıntılı tanıtımlar izliyor. “Sonuç Gözlemleri” adlı alt bölümde ise ele alınan kuramın, daha sonra gelen hangi kuramlara temel olduğunu ve hangi kuramcıları etkilediğini kısaca belirtiyor. Sekizinci bölümden sonraki bölümlerde ise adı geçen kuramcıların yaşamları ve kuramları kısaca anlatıldıktan sonra yapıtlarının listesi veriliyor. Birinci ana bölümün son kısmında, dilbilimin başka bilim dalları ile etkileşiminin ya da başka alanlara uygulanmasının sonucunda doğan uzamdilbilim, toplumdilbilim, budundilbilim, ruhdilbilim, uygulamalı dilbilim, metindilbilim, çeviribilim ve edimbilim gibi alanlar tanıtıldıktan sonra, bu alanlarda çalışma yapan kuramcıların ve yapıtlarının tanıtımı yapılıyor.

Birinci cildin göstergebilim kuramlarına ayrılan ikinci ana bölümü, dört bölümden oluşuyor. Yazar, “Göstergebilim Kuramlarına Genel Bir Yaklaşım” başlıklı birinci bölüme, dilimizde “göstergebilim” terimiyle karşılanan, ama aslında, iki ayrı inceleme alanına karşılık gelen “semiyoloji” ve “semiyotik” terimlerini tanıtarak başlıyor. Göstergeler kuramının tarihsel kaynaklarına değindikten sonra, çağdaş göstergebilimin öncüleri olan Charles Sanders Peirce ve Ferdinand de Saussure’ün bu alandaki katkılarına yer veriyor. Rifat, Peirce ve Saussure’ün öncü çalışmalarından hemen sonra 1960’lı yıllara kadar ABD ve Avrupa’da gelişen göstergebilim, yazınbilim ve anlatı çözümlemesi çalışmalarını da genel hatlarıyla anlatıyor.

Mehmet Rifat, genel olarak göstergebilim başlığı altında toplanabilecek olan yazınbilim, yazınsal eleştiri, yorumbilim, yazınsal eleştiri, yorumbilim, sözbilim, yazın toplumbilimi, biçembilim, anlatıbilim, metin çözümleme, metin dilbilim, yapıbozucu eleştiri gibi alanlardaki çeşitli araştırmaların 1960’tan sonraki durumunu Fransa, ABD, SSCB, İtalya, Federal Almanya gibi ülke adları altında incelemiş. Bunu yaparken, önce, bu ülkelerdeki tanınmış kuramcıların 1960’lı yıllardaki çalışmalarını ve kuramlarının ana hatlarını vermiş. Örneğin, Fransa’daki çalışmaları özetlerken, Julia Kristeva, Gérard Genette, Jacques Derrida gibi isimlerin kuramlarına daha fazla yer ayıran yazar, bu ülkede göstergebilim konusundaki çalışmalarıyla tanınan Christian Metz gibi kişileri ve yapıtlarını da kısaca ele alıyor.

“Göstergebilim Kuramları” adlı ana bölümün ikinci alt bölümü “Rus Biçimcileri ve Vladimir Propp” adını taşıyor. “Yazınbilimin asıl konusu yazın değil, yazınsallık olgusu[dur]” (180) diyerek yazın incelemelerinin yönünü değiştiren Rus biçimcilerini ve üstünde çalıştıkları alanları kısaca tanıtan yazar, bunların arasında “[g]östergebilimin ve anlatı çözümlemesinin gelişmesinde önemli etkisi bulun[duğunu]” (181) belirttiği Propp’a özel bir yer ayırmış. Rifat, Propp’un olağanüstü masallar üzerine yaptığı çalışmayı da bu bölümde özetliyor.

Yazar üçüncü bölümü “bir benzersiz özne” (186) olarak tanımladığı Roland Barthes’a ayırmış. Barthes’ın “donuk bir nesnellik ve itici bir bilimsellik”ten başlayıp “sevecen bir duyarlılıkla yazarlığını, yaşamını, beğenilerini okura iletmeye çalışaca[ğı]” (192) noktaya ulaşan “göstergebilimsel serüven”ini, yapıtlarını temel alarak okura aktaran Rifat, Barthes’ın yazınsal serüvenini de ayrıca değerlendiriyor. Barthes’a ayrılan bölüm, onun niçin “benzersiz özne” olduğunu belirten “Sonuç Gözlemleri” adlı bölümle bitiyor.

“Algirdas Julien Greimas ve Paris Göstergebilim Okulu” başlıklı dördüncü bölümde yazar göstergebilimi “kendi kendine yeten özerk bir düzeye yüksel[ten]” (199) Greimas’ın yaşamına, yapıtlarına ve kuramsal görüşlerine yer veriyor. Greimas göstergebiliminin kuramsal örgüsünü ayrı bir başlık altında değerlendiren Rifat, bu son bölümü, Paris Göstergebilim Okulu’nu ve önde gelen temsilcilerini tanıtarak bitiriyor.

Yapıtın ikinci cildi, Temel Metinler alt başlığını taşıyor. Bu ciltte Sema Rifat ve Mehmet Rifat’ın dilbilim ve göstergebilim alanlarında çalışmalar yapmış çeşitli kuramcıların, temel nitelikli metinlerinden ve onlarla ilgili olarak yapılmış çeşitli yayınlardan yaptıkları çeviriler sunuluyor. Yazar, ikinci ciltte de birinci ciltle aynı başlıkları, aynı sırayla kullanmış. Bu başlıklar altında daha önce, birinci ciltte adı geçen yazarların yapıtlarından çoğu zaman kısaltılarak yapılan her çeviri metninin başına, o yazının özgün künye bilgisi de eklenmiş.      Yazarların Fransızcaya hakimiyetleri ve özenli Türkçeleri, bu metinleri zevkle ve güvenle okumamızı sağlıyor.

XX. Yüzyılda Dilbilim ve Göstergebilim Kuramları’nın birinci ve ikinci ciltleri birbirini tamamladığı gibi, birbirinden bağımsız olarak da okunabilir. Ancak, yazının başında sözü edilen güçlüğü giderebilmenin en iyi yolu, ikinci cildi okurken birinci cildi de el altında bulundurmaktan geçiyor. Mehmet Rifat’ın Sema Rifat’ın katkılarıyla hazırladığı bu iki ciltlik yapıt, dilbilim-göstergebilim yolculuğuna çıkan her okuyucunun uzun yıllar boyunca güvenilir bir rehberi olacaktır.

Canan Öktemgil Turgut