|
|
Bilkent Üniversitesi
Türk Edebiyatı Bölümü ve Türk Edebiyatı Merkezi'nin ortak çalışmalan sonucu
8-10 Nisan 1999 tarihleri arasında Bilkent Üniversitesi kampusunda düzenlenen
Türk Kadın Roman ve Öykü Yazarları Sempozyumu, yazarları, eleştirmenleri,
öğretim üyelerini, öğrencileri ve pek çok edebiyatseveri akademik bir ortamda
buluşturan bir etkinlik olarak büyük ilgi gördü.
Açış konuşmasını Adalet Ağaoğlu'nun yaptığı sempozyumda 24 bildiri sunuldu. Kadın Yazarlardan Okumalar bölümünde İnci Aral, Sevinç Çokum, Nazlı Eray, Nursen Karas, Ayşe Kulin ve Nihal Yeğinobalı kendi eserlerinden bölümler okudular. Türkiye'de Kadın Yazar Olmak konulu panellere ise çok sayıda yazar katıldı. Doğan Hızlan'ın yönettiği birinci panelde Zeynep Aliye, Feride Çiçekoğlu, Aslı Erdoğan ve Pınar Kür; Gencay Gürün'ün yönettiği ikinci panelde ise Erendiz Atasü, Oya Baydar, Melisa Gürpınar ve Ayla Kutlu söz aldı. 1935'ten bu yana edebiyat dünyasının içinde olan Cahit Uçuk da konukları duygulandıran konuşmasıyla etkinliğe katıldı. Sempozyumda Ankara, Bilkent, Boğaziçi, Dokuz Eylül, Ege, Kocaeli, Orta Doğu Teknik ve Mimar Sinan Üniversiteleri'nden akademisyenler ve Türk edebiyatının önde gelen eleştirmenleri bildiriler sundu. Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü yüksek lisans öğrencilerinin de akademik bir ortamda bildiriler sunduğu oturumlarda kadın yazarın toplumsal yapı içindeki yeri, yazınsal ve siyasal iktidar karşısındaki konumu, yapıtlarına yansıyan sesi ve kadın yazar açısından yazınsallık derinlemesine ele alındı. Basının da ilgiyle izlediği etkinlik, Cumhuriyet, Hürriyet, Milliyet, Radikal gibi gazetelerin kültür-sanat sayfalarına yansırken Gösteri, Milliyet Sanat, Newspot dergileri sempozyuma geniş yer verdi. Ayrıca, Türk P.E.N. Merkezi tarafından yayımlanan The Turkish Pen dergisi, edebiyat tarihimizde kadın yazarlarımıza ilk kez dikkati çeken bu akademik girişimi desteklemek amacıyla 13. sayısının (Temmuz 1999, Cilt 4) büyük bir bölümünü kadın roman ve öykü yazarlarına ayırdı. Oturum aralarında yapılan serbest söyleşilerin de etkisiyle sıcak bir ortamda gerçekleşen etkinlik, Adalet Ağaoğlu'nun açış konuşmasında söylediği gibi, "yaratıcılık olanaklarının çoğaltılmasıyla nesnel değerlendirmelerin önündeki cinsel ayrımcılık engellerinin aşılabileceğini gösterdi. Böylece, sempozyumun açılışında konuşan Talât Halman'ın nitelemesiyle "kadın denilen muamma"nın roman ve öykülere yansıyan dünyasının ve dilinin çağdaş ölçütlerle değerlendirilmesi yolunda önemli adımlar atıldı. Bildiri Konuları I- Kadın Roman Yazarları ve Kadın Söyleminin Doğuşu Oturum Başkanı:
Emel Doğramacı
II-Edebiyatta Kadın Kimliği ve Kadın Perspektifi Oturum Başkanı:
Gönül Pultar
III-Modernlik, Cumhuriyet ve Kadın Yazar Oturum Başkanı:
İnci Enginün.
IV-Kadın Yazarda Dil, Mekân ve Kimlik Oturum Başkanı:
Gülten Dayıoğlu
V-Ulusallık ve İnanç Açısından Kadın Yazar Kimliği Oturum Başkanı:
Bilge Ercilasun
VI-Kadın Yazar Açısından Tür, Metin ve Yazınsallık Oturum Başkanı:
Oya Başak.
VII-Kültür, Bellek ve Kadın Yazarın Sesi Oturum Başkanı:
Emine Gürsoy-Naskali
Basındaki Yansımalar Kadın yazarın dili, sesi, kimliği, kültürü ve belleği arasındaki ilişkinin çeşitli boyutlarıyla ele alındığı sempozyum hakkında pek çok haber ve yorum yayınlandı. Dr. Mustafa Şerif Onaran, CTV'de hazırlayıp sunduğu "Edebiyat Söyleşileri" adlı programının bir bölümünü sempozyuma ayırdı. TV8, NTV, TRT’ ve Flash TV ise etkinliği, geniş bir izleyici kitlesine haber olarak duyurdu. Gösteri dergisi "Özel Bir Dünya: Kadın Yazarlarımız" başlıklı 12 sayfalık bir dosya hazırladı (Nisan-Mayıs 1999). Dergide, Talât Halman'ın ve Adalet Ağaoğlu 'nun konuşmaları, Dilek Doltaş'ın "Politik İslamcı Kadın Yazınında Kadın Kimliği" ve Feridun Andaç'ın "Modern Kadın Yazarın Toplumsal ve Sanatsal Konumu" başlıklı bildirilerinden bölümler yayımlandı. Erendiz Atasü, Radikal (23 Nisan 1999) ve Doğan Hızlan, Hürriyet (11 Nisan 1999) gazetelerinde sempozyumla ilgili görüşlerini aktardı. Müşerref Hekimoğlu'nun Cumhuriyet Dergi'de (25 Nisan 1999), Aslı Onat'ın Milliyet Sanat (15 Nisan 1999) ve Gönül Pultar'ın Newspot (Mayıs 1999) dergilerinde yayımlanan yazıları da sempozyuma geniş yer verdi. Erendiz Atasü'nün Radikal gazetesindeki yazısında yer alan şu sözleri, Türk Kadın Roman ve Öykü Yazarları Sempozyumu'nun önemini vurguluyordu: "Sanırım, kadın edebiyatı tanımının kadın yazarlar tarafından bile garipsenmesinin bir nedeni, kadın olma durumunun entelektüel düzlemde ele alınıp üzerinde yaratıcı düşünce geliştirmeye pek değer bulunmayışıdır”. Türk Kadın Roman ve Öykü Yazarları Sempozyumu, kadın olma durumunun entelektüel düzlemde tartışıldığı, farklı bakış açılarının segilendiği bir etkinlik olmakla birlikte Doğan Hızlan’ın Hürriyet gazetesindeki yazısında belirttiği gibi “üniversitelerin kendi dairelerinin dışına açılmasına örnek teşkil etti ve üniversite öğretim üyeleriyle üniversite dışındaki uzmanları biraraya getirerek önemli bir kültür ortamı yarattı”. Sempozyum, bilimsel çalışmaların sunulmasının yanı sıra kadın yazarların eserlerinden okudukları bölümlerle edebiyatın sıcaklığını da hissettirdi. Cahit Uçuk’un bir kadın olarak edebiyat dünyasında yer alma başarısını anılarıyla süsleyerek anlattığı konuşması uzun süre ayakta alkışlandı. Gösteri dergisinde belirtildiği gibi “buzdağının altındaki gerçekler, sorunlar, yazma sürecini etkileyen asıl belirleyici öğelerdir” ve sempozyumun Türkiye’de Kadın Yazar Olmak konulu panellerinin katılımcıları, bu gerçekleri ve sorunları ortaya koymaya çalıştılar. Müşerref Hekimoğlu'nun 25 Nisan 1999 tarihli Cumhuriyet Dergi'de sempozyumdan aktardığı bir anı, böyle bir etkinliğin gerekliliğini ve önemini belirtiyordu. Hekimoğlu'nun "Siz kadın romancı mısınız ?" sorusuna Ayla Kutlu'nun ve Erendiz Atasü'nün yanıtı oldukça anlamlıydı: "Yazarlar arasında bir kadın". Cinsel ayrımcılığın yaratıcılık ve üretkenlikle aşılması "yazarlar arasında bir kadın” olmanın önkoşuludur ve bunu başarabilmesi için, kadının, sesini duyurabileceği alanların bilincinde olması gerekir. Türk Kadın Roman ve Öykü Yazarları Sempozyumu, yaratıcılığını roman ve öyküleriyle kanıtlamış kadın yazarların zihinlerini ve yüreklerini anlamaya çalışan aydınları biraraya getirerek “kadın yazar”dan “yazar kadın”a giden yoldaki engelleri kaldırmak için edebiyatseverleri bir kez daha düşünmeye davet etti. Daha nice sempozyumlara. Hivren Demir
|